Rappelz.france.free.fr

Ücretsiz MMORPG oyna

Rappelz Fan Forum Sitemiz Açıldı Giriş yapmak için tıklayınız..

Rappelz Fan

Altın Hükümdar Efsaneleri

Altın Hükümdar Efsaneleri



Ölümsüz demirci, Xizenon


Xizenon’un babası çocukluk yaşlarından diğer ufaklıklardan farklı olduğunu anlamıştı. Arkadaşları onu canavar avcılığı veya askercilik oynamaya çağırdığında gözleri parlardı ancak başka bir nedenden.
Xizenon’un diğer afacan dostlarına soracağı ilk soru, ne avlamayı veya neyle savaşmayı düşünüyorsunuz olurdu. Ejderha avı için mızrak ve kalkan, Koreanus savaşı içinse topuz, balta veya kılıç ile kalkan lazımdır diye devam ederdi… Sonrasında arkadaşlarının isteklerini not alıp babasına çekicini ödünç alıp alamayacağını sorardı.

Yıllar geçti, dostluklar pekişti, afacanlar birer adam oldu ama görevler değişmedi.
Dostları Zantos, Tobo, Garos, Dattara Tüccarlar Derneğinin ordusunun kademelerini kat ederken, Xizenon ise bir demirci olarak ün saldı. Elbette ordunun bu 4 ası ihtiyaçlarını Xizenon’dan tahsis ediyorlardı.
Bir gün geldi ve çattı dört silah arkadaşı Xizenon’un atölyesine özel bir istek için geldi.
- Xizenon, bugüne dek piyasada bulunan en iyi zırh ve silahları sen bizlere yaptın. Tüccarlar derneği bizlere özel bir görev verdi. Fildişi kulesinde ki büyücüler dernekten deneyleri için Beyaz Ejderha dişleri talep etmişler. Dernek bu görev için birçok maceracı yolladı ancak Ejderha mağarasından dönen olmadı. Son çare olarak bizleri gönderiyorlar. Bizlere birer ejderha mızrağı ile şu ana kadar yapmış olduğun kalkan ve zırhlardan daha dayanıklılarını yapabilir misin ?
Arkadaşlarının cesaretini ve güvenini kırmamak için yüreğinde geçenleri ifade etmeden Xizenon 4 kelimeyle cevap vermiş : “ Bana bir ay verin.”

Bir ay boyunca gecesini gündüzünü atölyede geçiren Xizenon sadece yaptığı donanımları bir seri testlere tabi tutmak için çıkmış. Mızrakları Palmir Dağlarının en sert yüzeyine karşı deneyip kırılganlıklarını test etmiş, dayanıklılık testi içinse zırhları, kalkanları ve mızrağı Katan’da bulunan lav havuzuna batırmış. Söz verdiği gibi Xizenon bir ay sonunda daha dayanıklı donanımlar yapacağından emin arkadaşlarına siparişlerini teslim etmiş.
Zantos, Tobo, Garos, Dattara Xizenon’a teşekkür ettikten sonra donanımlarını sırtlarına yükleyip Ejderhalar Mağarasının yolunu almışlar.
Aradan bir ay geçer … Haber yok, Xizenon “Ee nede olsa Ejderhalar Mağarası komşunun yan kapısı yakınlığında değil.”diye düşünür … Bir ay daha geçer, Xizenon bunu dönüş yolculuğun her zaman daha yorucu olduğuna bağlar … Üçüncü ayda geçtiğinde Xizenon endişesini daha fazla gizleyemez ve karamsarlığa kapılır …

Bu karamsarlık bir gün Ufuğa bir eskicinin gelmesiyle son bulur.
Xizenon eskicinin arabasında Zantos, Tobo ve Dattara için yapmış olduğu donanımların bir kısmını görür, hiç biri hasarsız değildir. Gözlerine inanamayan Xizenon eskiciyi şiddetli bir şekilde silkeleyerek bunları nerede bulmuş olduğunu sorar. Eskiciyse, ejderha mağarasının girişinde bulunan 4 iskelet’ten topladığını söyler. Yaşlı gözlerini arkadaşlarından arda kalanların üzerine çevirir. Tanrısal bir işaret mi ? Yoksa sadece rastgele bulutların arasından sıyrılan bir güneş ışığının hedef gösterir gibi yansıması mı bilinmez ancak zırhın plakaları arasında sıkışmış bir zincir parçası parıldar. Eskici düşüncesini okumuş olacak ki hiçbir zaman böyle bir zinciri bulunan bir şey satmadığını söyler.
Xizenon’un duyulan son lafı : “Ama Ejderhalar zırh giymez ..” olur …
Ertesi gün demirciye gelen müşteriler Xizenon’un atölyesini boş buldular.

O günden beri gezgin demirci efsanesi zaman zaman dilden dile dolaşıyor.  Efsaneyi eşsiz maddeler ve yeni alaşımlar arayan bir demircinin dönem dönem Rappelz topraklarında belirip kendisine mal teslim eden maceracılara cömert ödüller vermesi besliyor. Acaba Xizenon arkadaşlarının intikamını almak için onları öldüren yaratığı tek vuruşta alt edecek bir yaratım peşinde mi ? Öyleyse onu sadece bu hedef canlı tutuyor veya söylentilere göre Cinlerin Cini İstoro’dan dilemiş olduğu ebedi gençlik iksiri …

Kim bilir ?

Cinlerin Cini İstoro mu kim ? O hikâye başka bir zamana …




İhtiyar Cin, İstoro


- “Dede, dede! Neden bütün cinler kötü?” diye koşar gelir bir afacan.
- “Nereden çıkardın evladım ?”
- “Marduka’dan sağ dönen maceracılar Cinlerden korkulu bir şekilde konuşuyorlar …”
- “Ah … El Kassia Cinleri onlar, Güneş Tapınağını korumakla görevliler.”
- “Yani iyi Cinlerde mi var ?”
- “Evet, sana hiç Cinlerin Cini, İhtiyar İstoro’dan bahsetmiş miydim ?”
- “İstoro ? Yo Dede, anlat …”
İstoro Rappelz topraklarında bulunan en yaşlı Cin, böyle olunca Cinlerin Cini, yani Efendileri konumunda ancak halk onu sevecen bir tabirle İhtiyar İstoro diye çağırıyor. Malum İstoro dünyamızın en yaşlı Cini yani en bilgilisi ve en tecrübelisi de o. Ancak bin yüzyıllık Cinleri sihirleri bile yaşlılıktan koruyamıyor. İstoro Ceriu Çölünde yaşardı, bir gün lambasından hava almaya çıktığında lambasını tekrar bulamadı, kum fırtınalarının cilvesinden çok herhalde unutkanlığın bir ürünü. Gerçeği sanırım İstoro dâhil kimse bilmiyor.
- “Ya dede sen beni kandırıyorsun ! Lambasız Cin olmaz ki …”  
- “Hele bir hikâyeyi sonuna kadar dinle evladım.”
- “Peki …” der oğlan.


Neyse, hikâyemize devam edelim, İstoro lambasında yalnız yaşayan bir Cindi, diğer Cinler gibi insanlara karşı ihtiyatlıydı. Evsiz daha doğrusu lambasız kalan ihtiyar Cin, gezinmeye başladı. En ıssız yerlerde bile birkaç yerleşim yerine rastlamak kaçınılmaz, dalgın Cin farkında olmadan bir göçebe kampından geçerken çığlıklar onu düşüncelerinden çıkardı. İstoro etrafına bakındığında bir avcı kabilesi tarafından sarılı olduğunu gördü. Ona bakan gözler çoğu çekingen bir diğer kısmıysa korkuluydu.İstoro bu insanların kendisine zarar veremeyeceğinin farkında ancak neden etrafını sardıklarına anlam verememektedir. Bu düşünceler içerisindeyken daire kıdemli birine yol vermek için açılır.
Savaşçı sakin ve saygılı bir şekilde İstoro yaklaşır ve kılıcını kınından çeker  …


- “O ama Dede sen biraz evvel İstoro’ya zarar veremeyeceklerini söylemedin mi ?”
Dede gülümser ve devam eder.
Yüce Cinin önünde savaşçı diz çöküp kılıcını İstoro’ya takdim eder.
- “Dedeciğim anlamıyorum.”
- “Cinlerden korkanlar olduğu kadar onların kutsallığına ve iyi şans getirdiklerine de inananlar var.”
- “Peki ya sonra ?”


Sonrasında İstoro duygulanır ve bu halkın misafirperverliğini geri çevirmez. Kısa bir süre onların arasında seçkin bir konuk olarak kalır. İnsanların iyiliğinden etkilenen İstoro kendisine karşı bu kadar cömert olan bu halka teşekkür etmek için günde üç ayrı kabile üyesinin dileklerini gerçekleştirir.


- “Ooo ne gibi dilekler dede ? Birde neden sadece üç ?”
- “Unutma evladım, İstoro yaşlı bir Cin, günde 3 tane’den fazla dilek gerçekleştirecek sihirli gücü bulunmamakta. Bu halkın maddiyatçılıkta gözü yoktu, çoğunlukla şifa, sıhhat, verimli av, hasat, kızlar için doğurganlık vs ...”
- “Pfff... Ne sıkıcı, insan dünyanın bütün şekerlemelerini ister ...”
Dede kahkaha atar.
- “Peki ya sonra ?”


Yıllar ard arda geçti İstoro ise gezgin bir cin olmaya devam etti, günde üçü geçmemek üzere karşılaştığı insanların birer dileğini gerçekleştirdi tabi birkaç terslik olmadı da değil. İstoro konsantrasyon sorunu bir yana bazı sihirleri karıştırdığı da oldu. Kaya kadar dayanıklı olmak isteyenlerden bazılar mesela kendilerini bir kaya parçasına dönüşmüş buldu. Gerçekleştirilmesi ne kadar zor bir dilek istenirse İstoro’nun onu hatasızca yapması bir o kadar zor oluyor.


- “Dede sen İstoro’yu gördün mu ?”
- “Görmedim ancak geçen gün bizim köyün yakınlarından geçmiş … “

Demirci Xizenon ve İhtiyar Cin, İstoro ... Bunlar sadece hikâyeden mi ibaret yoksa her efsane de olabileceği gibi bir hakikat içermekteler mi ? Bu cevabı sadece Rappelz maceracıları verebilirler. Gözlerinizi iyi açın her an Esrarengiz bir Demirci veya bir Cinle karşılaşabilirsiniz ... Acaba Demirciye istediği teslimatı tahsis edebilecek veya Cin’den gerçekleştirebileceği bir dilekte bulunma şansınız olacak mı ?


Bu animasyonlar herhangi bir tarih olmaksızın rastgele haftada 1-2 kere olmak üzere düzenli olarak gerçekleştirilecek.

Herkese iyi eğlenceler ve bol şanslar.



Saygılar,

Bugün 16 ziyaretçi (27 klik) kişi burdaydı!



2009@ Tüm hakları saklıdır.
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol